Namaz Batıl Oldu
Bir cemaat namaza durmuştu. İçlerinden biri konuşunca, öteki "Namazda konuştun ve namazın bozuldu!" diye çıkıştı. Bir başkası gülerek "İkinizin namazı da bozuldu" diye güldü. Dördüncüsü " Üçünüzün namazı da bozuldu. Çünkü üçünüz de konuştunuz" dedi. Aynı safta duran bir başkası "Allah'a şükür ben hiç konuşmadım!" deyiverdi.
Terzi Testiye Düştü
Vaktiyle şehir kapısında dükkanı olan bir terzi vardı. Bu terzi çiviye bir testi asmıştı. Huy bu ya; ne zaman şehirden bir cenaze çıkarılsa, terzi o testiye bir taş atar ve her ay sonunda testideki taşları çıkarıp sayar, böylece o ay kaç kişinin öldüğünü hesaplardı. İşi bitince testiyi bir ay sonra boşaltmak üzere tekrar çivisine asardı.
Aradan bir süre geçti ve tesadüfen terzi ölüverdi. Bir müşteri terzinin dükkanına geldi ama onun ölümünden haberi yoktu. Komşusuna terzinin nerede olduğunu sordu.
Komşusu soğukkanlı cevap verdi:
- Terzi testiye düştü!
Hırsız Götürür
Fıkıhçı Ebû Mansûr Sicistânî'ye sordular:
- Kırda bir subaşına gelsek ve gusül almak istesek , ne tarafa dönmeliyiz?
- Elbiselerinize doğru; yoksa hırsız götürür!
Antikacı
Birisi eski dostlarından birinin evine gitmişti. Ev sahibinin hanımı beyine sordu:
- Bu bey kim ?
- Nasıl yani?
- Canım, hep anneme bakıyor da!
- Ha o mu ? Antikacıdır!
Köpek Kalbi
Kalp hastası bir delikanlıya köpek kalbi nakledilmişti. Delikanlı bir süre ameliyatı yapan cerraha gitti :
- Doktor bey, bir süredir kötü bir huy edindim. Ne zaman bir telgraf direğinin yanından geçsem, bir ayağım havaya kalkıyor!
Arslanın Ayak İzi
Bir avcı ormanda bir oduncuya rastlayıp sordu:
- Arslanın ayak izini gösterebilir misin bana? Avlayacağım da.
- Buralarda bir arslan gördüm. Çabuk ol, yetişirsin ona.
Zavallı avcının rengi uçtu yüzünden; titremeye başladı:
- Ben arslanın ayak izini sordum ; aslanı değil!
Tembel Uşak
Adamın tembel mi tembel bir uşağı vardı. Bir gün uşağını üzüm ve incir almak için çarşıya gönderdi. Uşak getire, getire yalnız üzüm getirmişti. Efendisine zaman seni bir iş için göndersem, birkaç işi birden yapmalısın!" diye azarladı uşağı.
Aradan bir süre geçti. Tesadüfen adamcağız hastalandı ve uşağını doktor çağırmaya gönderdi. Uşak doktorla birlikte kâri, gassal ve mezarcıyı da yanında getirmişti.
Adam yine çıkıştı uşağına:
-Bunları ne diye getirdin yanında? Sana yalnız doktor çağır demedim mi?
- Efendim, 'ne zaman seni bir iş için gönderirsem, birkaç işi birden yapmalısın' dememiş miydiniz? İşte ,tedaviniz için doktor getirdim. Tedavi kâr etmezse, başınızda Kuran okusun diye kâri getirdim. Cesedinizi gasletmesi için gassal ve gömmek için de bir mezarcı getirdim!
Tarih Tekrarlandı
Onaltı yaşındaki oğlan babasının yanına geldi :
- Babacığım , hatırlıyor musun? Hani vaktiyle sen babanın arabasını ilk aldığında kaza yaptığını ve arabanın hurdahaş olduğunu söylemiştin?
- Evet oğlum.
- Yine hatırlıyor musun? Hani "Tarih tekrardan ibarettir" demiştin?
- Evet oğlum.
- Bugün tarih tekrarlandı da babacığım!
DİLİ SONUNDA ÇÖZÜLDÜ
Bir gün Mısır'da bir mumya bulunur ve bunun kaç tarihine ait olduğu öğrenilmek için Amerika, İngiltere ve Türkiye'den uzmanlar istenir. Tabii ki Türkiye'den emniyet görevlileri gider. Neyse İlk Amerikalılar başlarlar. 3-5 saat sonra çıkarlar ve olsa olsa MÖ 1300-1600 senelerine aittir derler. İngilizler girerler.
Bir kaç gün sonra çıkarlar ve olsa olsa MÖ 1300-1420 arasıdır derler. Nihayet sıra Türkiye'den giden emniyet görevlilerine gelir ve içeri girerler.
Girerler girmesine de, aradan 10 gün geçtiği halde hala dışarı çıkmazlar. Nihayet 15. gün saç-sakal karışmış halde çıkarlar ve merakla gözlerinin içine bakan Mısırlı bilginlere tam tamına MÖ 1357 derler. Tabii ki herkes şaşar bu işe ve nasıl olur yahu derler. Bizimkiler gayet ciddi,
- "Biraz zor oldu amma, sonunda dili çözüldü
keratanın...